Aysel Abdullazadə

Bazen gündüzler değil de, geceler bir başlangıç olur. Gece başlar değişiklikler, gece değişir hayatlar, gece doğar umutlar. Bazen güneş gece parlar, gece atarsın içindeki o sessiz çığlığı, gece duyulur ahın, duan.  Bir gün gündüz değil de, gece gidin mesela. Ya da bir gece ağlayın, bir gece eğlenin. Geceler gündüzden daha vefalıdır çünkü. Sakindir, temkinlidir, huzurludur.  Bir gece yarısı öldürün içinizde gidenleri ve ya kalarak huzur veremeyenleri. Bir gece unutun tüm çabal arı, yapa bilmek ve ya yapamamak kaygılarını. Bir gece sessizce gidin bu şehirden, usulca, rahatsızlık vermeden, geceyi aydınlatmadan. Başka bir şehirde, başka bir ülkede başlayın yeni bir geceye, karanlıkta boğun olumsuzlukları. En güzel geceler yeni başlangıçlara, umutlara, değişikliklere, arzulara liman olsun! Güneşli geceler!  Aysel Ateş Abdullazade...

Güneş gibi doğmak lazım bu memlekete.  Bitmeyen arzu gibi yaşamak lazım.  Huzura koşmak lazım saadetli yolların kenarı ile.  Sevgiye sıkı sıkı sarılmak lazım. Umutla yaşamak, hiç elini bırakmamak kalbinden. Koşmak lazım denizlerin başlangıç noktasına. Ve doğaya dönmek lazım bu memlekette, Gökyüzü maviyken, yer yeşil renkdeyken. Aysel Ateş Abdullazade

Özgürlük, çok istenen bir şey olmasına rağmen toplumsal yaşamda önemli bir sorun haline gelebilmektedir. Sınırla yönetilen bir nesne de diyebiliriz buna. Özgürlük “kırmızı” çizginin geçilmemesidir. Çünkü dünya bir kaos karmaşasına dönüşmemeli. Bu kaosu “kırmızı” çizgi dizginliyor. Dilediği şeyi dilediği zaman yapma konusunda herkese aynı ölçüde özgürlük tanındığında hayat için belirlenmiş kurallar çiğnenmiş olacaktır. İnsan istencinin seçeneklerle karşı karşıya kaldığında şu ya da bu biçimde eyleme konusunda sınırlandırılmaması, kısıtlanmamasıdır özgürlük. Özgürlük bir nesne olarak her ne kadar birey, tek kişi anlamını (hareket ve arzularını) ifade etse de, bunun yanı sıra toplumsal özgürlük kavramı da hak ve hukuk çerçevesinde tanımlanmaktadır. Toplumsal özgürlük nedir? Bireyin yapmak istediklerinde, esasen de temel hakları kullanmasında, içinde bulunduğu toplum ve siyasal birlik tarafından engellenmemesidir toplumsal özgürlük. Özgürlüğün hem karşısında, hem de yanında dura